Pervin Buldan Iğdır’da: “Erdoğan ‘Tek Servetim Parmağımdaki Yüzük’ Dedi. Ama Şimdi Yüzüklerin ve Servetin Efendisi Oldular”
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Iğdır nda vatandaşlara sesleniyor. Elbette tüm bunlara ‘dur’ demenin zamanı 14 Mayıs. Erdoğan gelirken parmağındaki yüzüğü göstererek ‘Tek servetim parmağımdaki yüzük’ dedi. Ama şimdi yüzüklerin ve zenginliklerin efendisi oldular. Onları geldikleri yere tek bir yüzükle göndermenin zamanı geldi” dedi.
Pervin Buldan, bugün Yeşil Sol Parti Iğdır ‘de mitingde vatandaşlara seslendi. Buldan dedi ki:
“BİRLİKTE YAŞADIK, YAŞAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
“Değerli Iğdırlılar, bu hikaye Yeşil Sol Parti’nin ortak hikayesidir. Iğdır ‘nin hikayesi. Bu hikaye; Ege’nin, Marmara’nın, Karadeniz’in, Serhad’ın, Botan’ın, Amed’in hikayesidir. Bu hikaye Yeşil Sol ile başlamadı. Yıllardır devam eden onurlu bir direnişin hikayesi bu. Bu hikaye; Türklerin, Kürtlerin, Azerilerin, Terekemelerin, Ermenilerin, Süryanilerin, bu coğrafyada yaşayan herkesin reddedilenlerin, ezilenlerin hikayesidir. Hepimiz biriz, kardeşiz, birlik ve beraberlik içinde yaşamaya devam edeceğiz. Bunun en iyi örneği Iğdır Kars’tır. Bunlar benzer şehirler. Birlikte yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz; kardeşçe, barış içinde, refah içinde; Türküyle, Kürdüyle, Terekemesiyle, Azerisiyle. Hiçbir güç aramıza nifak tohumları ekmeye kalkmasın. Bu barış ve kardeşlik duygusu asla kırılmayacak, kimse de bozamayacak. Bu hikayede ortak bir hayat var, huzur var, özgürlük var. Bu hikayede gençlerin geleceğe dair umutları ve hayalleri var. Bu hikayede kadınların baskısız, sömürüsüz, şiddetsiz ve katliamsız yaşama umudu ve dünyayı titreten kadın emeği var. Bu bizim hikayemiz.
“ONLARIN HİKAYESİNDE MİSYON VAR, NEFRET VAR, RAHMET VAR, KIZGINLIK VAR”
Peki onların hikayesi nedir? AKP ve MHP’nin hikayesi nedir? Hikayelerinde açlık, yoksulluk, hırsızlık var. Hikayelerinde sefalet var. Hikâyelerinde nefret var, nefret var, öfke var. Onların hikayesi hapishaneleri, hapse atılan politikacıları içeriyor. Onların hikayesi belediyelerimize kayyum atanmasını da içeriyor. Hikayelerinde kendi destekçileri olan Gang of Five var. Onlar gibi düşünmüyorsanız, onlara taraf olmayın, onlara oy vermeyin, o zaman size nefes alma hakkı bile vermezler, yaşam hakkı tanımazlar. Her türlü zulmü, hukuksuzluğu, adaletsizliği ve şiddeti lütuf olarak görüyorlar. Ama 14 Mayıs’ta bunları gönderip siyasi tarihten sileceğiz.
“GÜN BİR GÜN GAZ DER, BİR GÜN BENZİN DERLER. 14 MAYIS’TA GAZ OLUP UÇACAKLAR”
Biliyorsunuz ekonomik kriz herkesi perişan etti. Iğdırlıların yaşadığı sefalet ve yoksulluğu saraylarının pencerelerinden göremezler. Kaynamayan boş tencerelerinizi, okullara aç gönderdiğiniz çocuklarınızı Saray pencerelerinden göremezler. Çünkü kasalarını doldurmakla meşguller. Takipçilerini zengin etmekle meşguller. Çetelerine ihale dağıtmakla meşguller. Bugün seçim meydanlarında yalanlar, hakaretler, parmak sallamalar peş peşe geliyor. Bir gün benzin diyorlar, ertesi gün benzin diyorlar ve en son petrol diyorlar. Bütün bunların gaz ve uçmak olduğunu görmüyorlar. Onlar da 14 Mayıs’ta gazlayıp uçacaklar.
“AKP’Yİ 14 MAYIS’TA IĞDIR’DA İŞARET PARTİSİ YAPACAKLAR”
Bu ülke, ülkenin kaynaklarını gerçek yere aktararak kalkınabilir. Ancak kendi saraylarında varlıklarını korumaya devam ederler. Bu ülkenin ana kaynağı; Ankara’da Beştepe’de Erdoğan Sarayı. Bunu herkes bilmeli. Bu kaynaklar sadece Erdoğan ve destekçilerine aktarılıyor. Iğdır halkına, esnafına, çiftçisine, üreticisine, gençliğine, işsizine aktarılmaz. Onlar için bir şey yoksa kendileridir, makamları ve güçleridir. Ama Iğdırlılar belli ki kararını vermiş. 14 Mayıs’ta AKP’yi Iğdır’da tabela partisine çevirecekler. Onların hikayesi bitti. Onların sineması artık bitti, sinemanın sonuna geldik. Çalışmak için sadece dört günümüz var. Dört günün sonunda yani beşinci gün Pazar günü oylarımızı kullanacağız.
ERDOĞAN ‘Tek servetim parmağımdaki yüzük’ dedi. AMA ARTIK YÜZÜKLERİN VE SERVETİN EFENDİSİ OLDULAR”
Meydanlarda bütün partiler ama en çok AKP yine övünmeye, iftira atmaya başladı. Her gün karalamalar, el sallamalar, bize hakaretler ederek seçim kampanyaları yürütüyorlar. Talimatı Allah’tan aldığını söyleyen bir Erdoğan var. Artık dini bile siyasi bir araç olarak kullanmaktan çekinmeyen bir AKP var. Kendisini peygamber sanan bir Erdoğan var. Sadece bu da değil elbette. Halkımızın inancını sömüren, sömüren bir AKP var. Tüm bunlara ‘dur’ demenin zamanı elbette 14 Mayıs. 14 Mayıs’ta geldikleri yere geri göndereceğiz. Erdoğan gelirken parmağındaki yüzüğü göstererek ‘Tek servetim parmağımdaki yüzük’ dedi. Ama şimdi yüzüklerin ve zenginliklerin efendisi oldular. Onları tek yüzükle geldikleri yere geri gönderme zamanı. Şimdi Iğdır’da, Kars’ta, Ağrı’da, Muş’ta, İstanbul’da, İzmir’de bütün illerde Yeşil Sol rüzgarı, bayrağı, havası her yeri ele geçirdi. Şimdi bizi kimse durduramaz. Tüm hızıyla geliyoruz.
“IĞDIRLILAR İRADELERİNİ KÖMÜR VE MAKARNAYA SATMADI, PARA İÇİN SATMAYACAK”
Beni iki dönem yüksek oranlarla seçip meclise gönderdiniz. Şimdi burada sıra iki aday arkadaşımda. Yılmaz Hun abimizi ve Aysel Aras ablamızı önce Allah’a sonra sizlere emanet ediyorum. Iğdır halkının bir kez daha iradesine sahip çıkacağına ve milletvekili adaylarımızı göndereceğine inanıyorum. Makarna verenler, çay verenler, şeker verenler, kömür verenler bu dönemde para dağıtmaya başladı. Ama bilsinler ki Iğdırlılar vasiyetlerini kömüre, makarnaya satmadılar, parayla da satmayacaklar. Asla satmayacak.
“VAKİT FAŞİZMİ KAYBETME ZAMANIDIR. IĞDIR’DA DEMOKRASİ 2-FAŞİZM 0 OLACAK”
Darılanlara, darılanlara, evlerinde oturanlara bir sözüm var. Bu parti geçmişten beri herkese bir misyon yüklemiştir. Bir dönemde görev alanlar, diğerine görev gelmeyince küsüyorsa, evinde oturuyorsa bu çabayı anlamamış demektir. Bu onurlu arayış içinde olmak herkesi yükseltir. Çünkü bu parti herkese değer verdi, herkesi onurlandırdı ve herkese bir misyon verdi. Eğer bu sefer diğer arkadaşımız da görev aldıysa bizim görevimiz bu iki arkadaşımızın yanında olmaktır. Gün; Darılma, darılma ve evde oturma zamanı değil. Faşizmi kaybetme zamanı. Vakit birlik ve beraberlik içinde olma günüdür. Bunu başarırsak Iğdır’da 2-0 yaparız. Bir kez daha söylüyorum; Demokrasi 2-faşizm Iğdır’da da 0 olacak.
“YEŞİL SOLUN ALTINA MÜHÜR VER Kİ RECEP TAYYİP ERDOĞAN RÜYADA 50 ARTI 1 GÖRSÜN”